Son güncellenme :28.11.2024 05:49

Sağlık > 10 bin film cebe sığacak!

31.01.2014

Dijital veri üretiminin akıl almaz şekilde geliştiği bilişim çağında, 2020 yılına kadar 10 bin filmin harici disklerle cepte taşınabileceği belirtildi.

AA muhabirinin dijital içerik saklama konusuna ilişkin sorularını yanıtlayan depolama ürünleri firması Seagate’in Türkiye Markalı Ürünler Yöneticisi İpek Binyıldız, 2000’li yılların başında dünyadaki toplam veri depolama pazarının 6 bin PetaBayt (6 milyon 144 bin terabayt) civarında olduğunu, bu rakamın 2013’te 2 milyon 150 bin PetaBayt’a çıktığını belirtti.

Binyildız, her bir teknoloji kullanıcısının aynı zamanda birer içerik üreticisi olduğunu, veri depolama alanına duyulan ihtiyacın her geçen gün arttığını belirterek, “Veri depolama ihtiyacının artmasıyla birlikte bu verilere erişilebilirliğin de önem kazandı. Mobilleşmenin artmasıyla birlikte evdeki, iş yerindeki verilere uzaktan erişmek kullanıcılara avantajlar sağladı. Ağa bağlı veri depolama çözümleri ve kişisel bulut alanları büyük oranda önem kazanmaya başladı” dedi.

Taşınabilir disklerle kullanıcıların şu an yanlarında 4TB’lık veri depolarını taşıyabildiğini aktaran Binyıldız, “Daha önce güç almadan çalışamayan bu kapasitedeki cihazlar, şimdi sadece USB çıkışından aldıkları enerji ile çalışabiliyor.” dedi.

“10 bin film cebe gelecek”

Şu anda veri depolama pazarında taşınabilir disklerde en yüksek kapasitenin 4TB ile Backup Plus Fast ürününde olduğunu aktaran Binyıldız, bu cihazda 1583 tane filmin depolanabildiğini dile getirdi.

Binyıldız, üzerinde çalıştıkları teknolojiler sayesinde 2020 yılına kadar 20 TB’lık taşınabilir diskler üretmeyi planladıklarını belirterek, şunları kaydetti:

“Bu sayede yakın gelecekte 10 bin film cepte taşınabilecek. 20 TB’lık taşınabilir diskleri 2020 yılına kadar üretebilmek adına çalışmalar yapıyoruz. Bu, ısı destekli manyetik kayıt teknolojisi (HAMR) sayesinde olacak. 20TB’ın büyüklüğünü şu şekilde ifade edebiliriz, dünyadaki bütün kitapların dijital dünyada kapladıkları alan yaklaşık 400TB. Yani 20TB’lık 20 taşınabilir diske dünyanın basılı tüm kitaplarını sığdırmak mümkün hale gelecek.

Ayrıca bu yılın son dönemlerinde 5TB’lık taşınabilir disklerin pazara giriş yapmasını bekliyoruz. 2020 yılına kadar yapılacak çalışmalar ile de kapasitenin kademeli olarak 20TB’a çıkması öngörülüyor.”

“Veri aktarımında kablolar ortadan kalkıyor”

Mobilleşme arttıkça daha kolay taşınabilir teknolojik cihazların tercih edildiğini, bu durumun daha ince ve hafif cihazların üretilmesini ve kullanılmasını sağladığını anlatan Binyıldız, şunları kaydetti:

“Akıllı telefon ve tablet PC satışlarıyla birlikte ince Notebook’ların, Ultrabook’ların satışı arttı. Ancak maksimum derecede hafiflik yaratmak isteyen markalar bu cihazların depolama kapasitelerini düşürdüler ve bu depolama kapasiteleri kullanıcılara yetmiyor. Harici bir taşınabilir diske, uzaktan erişebilir depolama cihazlarına ya da bulut depolama alanlarına ihtiyaç duyuyorlar.

Özellikle akıllı telefon kullanımının artmasıyla dijital veri patlaması ortaya çıktı. Ancak bu cihazların depolama kapasiteleri yetersiz. Bu eksiklik fark edildiğinde Wi-Fi üzerinden, kablosuz olarak veri akışı sağlayabilen ve pille çalışan Wireless Plus ürünler piyasaya çıktı. Kullanıcılar çantasında bulunan diskten tabletinde, cep telefonunda film izleyebiliyor. İnternetin olmadığı ortamda kullanıcılar önceden depoladıkları eğlenceli içeriğe kolayca erişebiliyor.

Dijital dünyaya her geçen saniye binlerce yeni veri ekleniyor ve şuanda dünyadaki depolama alanı kullanıcılara yetmemeye başlıyor. İhtiyaç duyulan alana eski dokümanların, verilerin silinerek ulaşılması mümkün değil.”

Dünyada akıl almaz bir dijital veri üretiminin yaşandığını yineleyen Binyıldız, “Kullanıcılar önce içeriği oluşturuyor, ardından bunu e-mailine gönderiyor. Ardından farklı sosyal ağlar üzerinde paylaşıyor. Bir yakınına başka platformlardan iletiyor. Bu da sadece bir içeriğin birden fazla yerde depolanması gerekliliğini getiriyor. Aynı zamanda veri akış ve internet hızının artması içerik üretimini, paylaşımını daha da arttıracaktır” değerlendirmesini yaptı.

Kullanıcıların verilerine her yerden ulaşmak istediğini, uzaktan erişimin doğal bir ihtiyaç haline geldiğini belirten Binyıldız, şöyle devam etti:

“İnsanlar dışarıdayken evdeki bilgisayarına da işyerindeki bilgisayarına da erişmek istiyor. Bu da ağa bağlı ve uzaktan erişilebilen çözümlerin kullanılabilirliğini arttırıyor. Kullanıcılar kişisel bulut depolama alanları sayesinde evdeki, işteki verilerine ulaşıyor, onları yönetiyor ve dışarıda ürettikleri içerikleri bu alanlara kaydedebiliyor.

Öte yandan işletmeler de ürettikleri her içeriğin tek bir yerde depolanmasının önemini yeterince kavramaya başladı. Merkezi depolama çözümleri ile tasarruf edilirken aynı zamanda performanslı çözümler sayesinde işlemler çok daha hızlı yapılabiliyor.”

AA

KAYNAK : gazetesiz.com