Son güncellenme :24.11.2024 06:00

Siyaset > Çiçek: “Yasa ortak iradeyle çıkar!”

31.01.2014

Cemil Çiçek, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması ile ilgili olarak “”Meclis Başkanlığına verilmiş bir teklif, tasarı yok. Ortak bir irade olursa çabucak çıkar’ dedi.

Cemil Çiçek, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması yönünde bir görüş olduğunu belirterek, “Ama Meclis Başkanlığına verilmiş bir teklif, tasarı yok. Ortak bir irade olursa çabucak çıkar. Bu konuda genel bir yaklaşım var gibi gözüküyor” dedi.

Çiçek, Ankara Sanayi Odası (ASO) Ocak Ayı Meclis Toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

HSYK düzenlemesi konusunda siyasi partilere yeni bir çağrı yapıp yapmayacağına ilişkin bir soru üzerine Çiçek, bu çağrıyı daha önce yaptığını hatırlattı.

Ortada bir sorun olduğunu görmek gerektiğini ifade eden Çiçek, “Bu sorun, biraz anayasadan kaynaklanıyor. Seçimleri yapılış şekli ile ilgili olarak. Kalıcı çözmek istiyorsak ki arzumuz o olmalı. Bu, anayasa değişikliği ile olur. Bunun için benim teklif hazırlamam gerekmiyor” diye konuştu.

Çiçek, 1-2 konuda ihtilaf olmasına karşın bunların giderilebileceğini düşündüğünü ifade ederek, “O metin esas alınırsa önemli bir mesafe alınmış olur” dedi.

Grup başkanvekilleri ile neredeyse her gün görüştüklerini kaydeden Çiçek, yakın zamanda konunun netlik kazanacağını düşündüğünü söyledi.

Özel yetkili mahkemelerin kaldırılması

Özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin bir düzenlemenin gündemde olup olmadığına dair soru üzerine Çiçek, şu an için Meclis’e gelen bir çalışma olmadığını dile getirdi.

Özel yetkili mahkemelerle ilgili 3. yargı paketinde bir düzenleme yapıldığını anımsatan Çiçek, “Sadece elde olan davalar açısından bir ömrü vardı. Şimdi anlaşılıyor ki artık bu geçici maddeyi, geçici olacak şekilde değerlendirip bunu kaldırmak yönünde bir görüş var. Ama Meclis Başkanlığına verilmiş bir teklif, tasarı yok. Ortak bir irade olursa çabucak çıkar. Bu konuda genel bir yaklaşım var gibi gözüküyor” değerlendirmesinde bulundu.

Bulunan çözümlerin yeni sorunlar çıkarmamasını umut ettiğini belirten Çiçek, yapılan düzenlemelerin yetmediğini, iyi uygulanması gerektiğini kaydetti.

Terörle Mücadele Kanunu’nda değişikliğinin bir sıkıntıya yol açıp açmayacağına ilişkin bir soru üzerine Çiçek, işin içeriğini bilmediğini söyledi.

“Bu maddeler, hangi maddelerdir? Nerede, nasıl yer alacaktır? Bunların hepsini somut örnek ortaya çıkınca görmek lazım” diyen Çiçek, her hukuki düzenlemenin bir ihtiyaçtan kaynaklandığını dile getirdi.

Terör meselesinin dinamik bir konu olduğuna işaret eden Çiçek, “Statik tedbirlerle bu işin üstesinden gelmek her zaman mümkün olmuyor. Hem güvenlik hem de hukuki tedbirlerin zaman zaman gözden geçirilmesi gerekiyor. Anlaşılıyor ki terörle mücadelenin gözden geçirilmesi noktasında, Sayın Başbakan’ın ifade ettiğine göre, bu manada eskisi kadar ihtiyaç yok anlamına gelir” diye konuştu.

Yeniden yargılama tartışmaları kapsamında, MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan’ın durumunun hatırlatılması üzerine Çiçek, kimsenin tutuklu kalmasını istemediğini belirtti. Buna karşın sözü edilen konularla ilgili netleşmiş bir durum olmadığını kaydeden Çiçek, “CMK’nın 311. maddesindeki nitelikte bir sonuç ortaya koyuyorsa başka yol ve yöntemler de çıkabilir” dedi.

“Seçim ortamına girdik, fırsat kollayanlar olabilir”

Çiçek, partilerin seçim bürolarına yönelik saldırılarla ilgili olarak cebir ve şiddeti bugüne kadar onaylamadığını belirtti.

Bu tür yöntemleri çok ilkel bulduğunu ve siyasi partilere yönelik olmasının çok daha sıkıntılı bir durum olduğunu kaydeden Çiçek, MHP’ye geçmiş olsun, hayatını kaybeden MHP İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Cengiz Akyıldız’a Allah’tan rahmet dileğinde bulundu. Çiçek, “Seçim ortamına girdik. Fırsat kollayanlar olabilir. Onlara karşı da birlikte tavır almamız gerekir” diye konuştu.

Bir gazetecinin, “İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Balyoz Davası’nda yeniden yargılama talebi konusunda verilen ret kararını kaldırdığını” ifade ederek, buna ilişkin görüşünü sorması üzerine Çiçek, kararın gerekçesini görmek gerektiğini söyledi. Çiçek, bu sorunun siyasetçilerden önce hukukçulara sorulmasının önemini dile getirdi.

AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner ile CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba arasında TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu toplantısında yaşanan kavgaya ilişkin Çiçek, bunların yakışmadığını birçok defa söylediğini sözlerine ekledi.

TBMM Başkanı Çiçek ASO ocak ayı meclis toplantısına katıldı

Çiçek, Ankara Sanayi Odasının (ASO) ocak ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’de 2023 için belirlenen hedeflerin herkesin ortak hedefi olması gerektiğini söyledi.

Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi içinde yer alan ülkelerin 2050 yılı için hedefler belirlediklerini ifade eden Çiçek, “Rakibimiz olan ülkeler 2050 hedeflerini koyarken biz 10 yıl sonrayı görebiliyoruz” diye konuştu. Çiçek, 2023 hedeflerinin gerçekleştirilebilmesi için siyasi istikrarın önemli olduğunu kaydetti.

Son 60 yılda Türkiye’de her 17 ayda bir hükümet kurulduğuna işaret eden Çiçek, “Çok partili hayata 1950’de geçtik. 2014 yılına kadar 63 sene geçti. Darbelerden dolayı kesintileri çıkartırsak 60 sene. 60 senenin 30 yılında istikrar var. 30 yılı koalisyon dönemi” ifadesini kullandı.

Ekonomik istikrarın da önemli olduğunu belirten Çiçek, her gün iş değiştiren insanın kazanç elde etmesinin mümkün olmadığını dile getirdi.

Hukukta da istikrarın olması gerektiğine dikkati çeken Çiçek, son yapılan tartışmalar düşünüldüğünde hukukta istikrarın öneminin daha iyi anlaşıldığını söyledi.

“Kavgalı eve kimse kız vermez”

Her 3 konuda da istikrarın sağlanması için barış ortamının önemli olduğunu anlatan Çiçek, “Huzur yoksa, güven yoksa, kavgadan geçilmiyorsa… Kavgalı eve, kimse kız vermez. Kavgalı ortama yatırım olmaz” dedi.

76 milyon insanın Türkiye’de barış, huzur ve güven içinde yaşamasının ön şartının uzlaşma olduğunu dile getiren Çiçek, demokrasinin uzlaşma rejimi olduğuna işaret etti.

Kayıt dışılıkla mücadelenin de önemine dikkati çeken Çiçek, kayıt dışılığın toplumsal değerleri aşındırdığını, kuralına göre iş yapan ile yapmayan arasında rekabet açısından sıkıntılar yaşandığını söyledi.

Kayıt dışılığın siyaset açısından da sorun olduğunu ifade eden Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu an ekonominin ne kadarı kayıt dışıysa siyasetin kayıt dışılığı ondan fazladır. Yüksek Seçim Kurulu karar verdi. 28 siyasi parti seçimlere giriyor. Acaba Türkiye’de siyaseti sadece bu 28 parti mi yapıyor? Biz kayıt içindeyiz, söylediğimiz, yaptığımız, hesabımız belli. Ama Türkiye’de siyasetin çok önemli bir kısmı bu kayıt dışı siyasettir. Gelişmiş demokrasi, siyaseti de ekonomiyi kayıt içine almış demokrasidir. Kastettiğim şeffaflık. Kimin kim olduğu, kiminle olduğu belli olacak. Ama geldiğimiz noktada Türkiye uzunca bir süre işin bu kısmını göz ardı etti. Hukuken, siyaseten, tarih önünde sorumlu benim ama benden çok daha etkili unsurlar varsa ileri demokrasilerde bunların hepsi reddedilir. 60 yıllık siyasi tarihimize baktığımızda anayasada böyle bir görev verilmemiş siyasette etkin olanlar vardır. Burada en tehlikeli kayıt dışı siyaset iki kurum tarafından yapılırsa ülke için sıkıntı yaratır. Bunlardan birisi silahlı kuvvetlerdir, ikincisi de yargı kurumudur.”

“Ordunun ve yargının yedeği yok”

Bir ülkenin ordusunun ve yargısının yedeğinin bulunmadığına dikkati çeken Çiçek, yargının siyasetin merkezine oturmasının bir ülkenin başına gelebilecek en büyük felaketlerden biri olacağını vurguladı. Çiçek, Türkiye’de hukuk istikrarının olmasının herkesin kendi görevini yapmasına bağlı olduğunu söyledi.

Çiçek, en tehlikeli ilişkinin siyasetle dini gruplar arasındaki ilişki olduğunu belirtti.

Suriye ve Irak’ta yaşananları anımsatan Çiçek, “Allahu Ekber diyerek müslümanlar birbirini öldürüyor. İlahi mesajın insanlara vereceği huzur ve kardeşlik duygusu, siyasetin acımasız çarkları içerisinde heba olup gidiyor” dedi.

Çiçek, yanlışları konuşarak çözüme ulaşılamayacağını, aynı zamanda çözüm de üretilmesi gerektiğini söyledi.

“Hans aklını kullanıyor, Hasan da kullansın”

Ankara’daki sanayicilerin dünyanın 200 ülkesine ihracat yaptığını anımsatan Çiçek, şöyle devam etti:

“Eskiden incir, üzüm, fındık satıyorduk, şimdi sanayi mamulleri satıyoruz. İnşallah daha ileri teknolojik ürünler satabileceğiz. Allah Hans’a akıl verdi, Hasan’dan esirgemedi. Hans aklını iyi kullanıyor, Hasanlar da iyi kullansınlar. Enerjimizi, gücümüzü kavgaya değil, bir arada olmaya, beraber olmaya vereceğiz. Kavga ortamında kimse kimsenin ne dediğini anlamaz. El birliğiyle toplumsal barışı kuralım.

AB konusunda bize destek verir gözükenler bugün engel çıkarıyorlar. Bugünlerde içe fazla döndük. Dışımızda olanları yeteri kadar izlemiyoruz. AB ile Rusya enerji konusunda müzakere yapıyor mesela. Bu bizi o kadar ilgilendiriyor ki enerji yoksa sanayi yok. Enerji yoksa refah yok. Türkiye ise enerji bağımlısı bir ülke. Başka ülkeler dün falancalarla kavgalıydı, bugün el sıkışmaya başladılar. Dün diş gıcırdatanlar, bugün tebessüm etmeye başladı. Türkiye bunlara daha fazla dikkat kesilmeli.”

Konuşmasının ardından ASO meclis üyelerinin soru ve eleştirilerine de yanıt veren Çiçek, Türkiye’nin anayasa sorunu olduğunu ve yeni anayasa yapılamamasının bu sorunu ortadan kaldırmadığını söyledi.

Yeni anayasanın sıfır sorunlu bir ülke anlamına gelmediğini belirten Çiçek, buna karşın “sorun çözme alanını genişlettiğini” sözlerine ekledi.

AA

KAYNAK : gazetesiz.com