Son güncellenme :22.11.2024 16:13

Medya > Fethullah Gülen büyüsü nasıl bozuldu?

26.01.2014

Yeni Şafak yazarı Hilal Kaplan, internete düşen Gülen’in ses kayıtlarının cemaat üzerindeki örtüyü nasıl kaldırdığını yazdı.

Gülen’in telefon görüşmelerini kaleme alanYeni Şafak gazetesi yazarı Hilal Kaplan, “Söz konusu olan, yıllardır bir göz odada, tüm tûl-i emellere sırtı dönük, gözü yaşlı bir hocaefendi değil miydi?…” diye sordu.

Kaplan’a göre üzerindeki örtü çekilince, o zamana kadar inanılmış, güvenilmiş olanla ilgili hayalin tam tersi çıktı.

Gülen’in cemaate yakın isimlerle, iş dünyasıyla alakalı konuları görüştüğü telefon kayıtları yankı uyandırdı. Gündemden düşmeyen bu konu, yazar Hilal Kaplan’ın da gündemindeydi.

Yazar, gözün görmesini engelleyen örtünün kalkmasıyla yaşanan hayal kırıklığını anlatan ünlü sosyolog Max Weber’in görüşünü köşesine taşıdı. Kaplan, örtünün nasıl kalktığını ve bozulan büyüyü yazdı:

NASIL KORUNUP KOLLANDIĞINA KULAKLARINIZ ŞAHİTLİK EDİYOR

“Cemaatin en büyük işadamları yapılanması olan TUSKON’un Genel Sekreteri Mustafa Günay olduğu iddia edilen kişiyle, Fethullah Gülen arasındaki konuşmada, Koç Holding’in nasıl korunup kollandığına kulaklarınız şahitlik ediyor. Gülen, ‘Yukarıdan bir baskı var onlara. Gerçi haberdar oldular. Herhalde tedbirlerini almışlardır.’

Günay olduğu söylenen şahıs da tamamlıyor: ‘Rahatlar efendim. Size bu konuda da teşekkürlerini ilettiler.’

Burada TÜPRAŞ’taki denetlemeden mi, TOFAŞ’taki vergi incelemesinden mi, yoksa başka bir yasal teftişten mi bahsediliyor, bilmiyoruz. Bildiğimiz, Koç Holding’in kendilerini haberdar edenlere müteşekkir olduğu…

Başka bir görüşmede de Uganda’daki bir rafineri ihalesinin Koç’lara verilmesi öneriliyor. Gülen, ‘büyük patron’un duymaması kaydıyla onaylayarak ‘Gönüllerini kazanmış olursunuz’ diyor. Rafineri ihalesi ve Koç’ların gönlünü kazanmak…

BANKAYI KURTARMAK İÇİN ‘KAĞIT ÜZERİNDE PARA GİRİŞİ’ TALİMATI

Başka bir görüşmede, cemaate ait (mevduatların büyük kısmına sahip devlet istese çoktan batmış olacak) bir bankayı kurtarmak için, ‘kâğıt üzerinde para girişi’ yapılması talimatı veriliyor, 2001′de de böyle yapıldığı itiraf edilerek…

Başka bir görüşmede Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’ndaki ‘bizim arkadaşlar’ın, cemaat kurumlarının başına kötü bir şey gelmesine izin vermeyecek kadar yüksek seviyelerde olduğu söyleniyor. Bu konuşma, bugünlerde medyası ‘kayırmacılık var, usülsüzlük yapıldı’ diye yeri göğü inleten cemaatin iki üyesi arasında geçiyor.

YAZARA SANSÜR TALEBİ

Yine başka bir görüşmede Gülen, olumsuz yazı yazacağı bilinen (Bu arada cemaat mensupları, o gazetecinin olumsuz yazı yazacağını kendisinin telefonlarını dinletmeden veya e-maillerini takip ettirmeden nasıl bilebilir?) bir gazetecinin, Turgay Ciner olduğu düşünülen bir medya patronuna iletildiği ve kendisinin buna engel olduğu anlatılıyor. Gülen bu ‘önleyici sansür’ baskısını ‘Allah razı olsun’ diyerek karşılıyor.

Adı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı olan STK’nın basın açıklamasındaysa konuşmanın bu kısmına değinilmiyor…

Neye mi değiniliyor? Söyleyeyim: Bu kayıtlarda hiçbir suç unsuru yokmuş!

Suç unsurunu bilmem de Allah aşkına konu sadece bu mu?

BİR GÖZ ODADA

Söz konusu olan, yıllardır bir göz odada, tüm tûl-i emellere sırtı dönük, gözü yaşlı bir hocaefendi değil miydi?…

Açıklama getirmeye çalışan cemaat mensupları, ya bu manzarayı uzun zamandır bildiklerinden ya da zevahiri kurtarmak için ‘Bundan doğal ne olabilir?’ diye defalarca tekrarlayarak gözlerimizin önünden kalkmış olan o örtüyü çekiştirmeye, geri sermeye çabalıyorlar.

Velhasıl, kendimi ananas esprilerine vuramayacak kadar üzgünüm. Olmasaydı sonumuz böyle.

İNTERNETHABER

KAYNAK : habername.com