Dünya > Kadın sünneti durdurulsun!
19.02.2014
Birleşmiş Milletler milyonlarca kadının hayatını ve geleceğini etkileyen “”kadın sünnetine”” karşı etkin mücadele çağrısında bulundu!
“Kadın Sünneti” konusu vicdanları yaralayan çağdışı bir uygulama olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor!
BM Nüfus Fonu (UNFPA) verilerine göre uygulamanın yoğun olarak görüldüğü Afrika ve Orta Doğu’daki 29 ülkede, bugüne kadar 125 milyondan fazla kız ve kadın sünnet edildi.
UNFPA aynı zamanda varolan eğilimlerin devam etmesi halinde 2030 yılına kadar 86 milyon genç kızın daha bu uygulamanın mağduru edilebileceğine dikkat çekti.
Uzun süredir konuyu gündeminde tutan Birleşmiş Milletler, bu verilerden hareketle dünya çapında milyonlarca genç kız ve yetişkin kadının hayatını olumsuz yönde etkileyen “sünnet” geleneğinin durdurulması için harekete geçti!
6 Şubat Uluslararası Kadın Sünnetine Karşı Sıfır Hoşgörü Günü amacıyla bir açıklama yayınlayan UNFPA İcra Direktörü Babatunde Osotimehin, “Bu tür insan hakları ihlallerinin bu kadar kızın ve kadının hayatını ve geleceğini tehdit etmeye devam etmesi kabul edilemez…Haysiyetlerine bir hakaret, sağlıklarına bir saldırı ve ailelerinin, toplumlarının ve ülkelerinin refahına bir engel niteliğindedir. Kadınların ve kızların bu insan hakları ihlalinden mağdur olmaya veya korkmaya devam etmeleri halinde insani gelişme tam olarak tamamlanamayacaktır” dedi
Direktör, uygulamanın kaldırılması konusunda gelişmeler olduğunu belirterek Uganda, Kenya, Guinea-Bissau gibi ülkelerde uygulamaya ceza getiren yasaların kabul edildiğini ekledi ve “Fakat, kadın sünnetinin ortadan kaldırılması zorlu bir görev, çalışmalarımızı hızlandırmamız gerekiyor… 21. yüzyılda hiçbir kadın ya da kız bu uygulamadan dolayı acı çekmemeli, ölmemeli. Kadınların ve kızların sağlıklarını ve refahlarını olumsuz yönde etkileyen bu eşitsizliğin üzerine gidilmesi bizim yarım kalan işimizdir” ifadelerini kullandı!
Genel Sekreter Ban Ki-moon da konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bir kadının veya bir kızın sünnet edilmesinde hiçbir gelişimsel, dini ya da sağlık nedeni olmadığını belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bazıları `gelenek` dese de bu uygulamayı kölelik olarak nitelendiriyoruz ve namus cinayetleri ve diğer insanlık dışı uygulamalar da bu `gelenek` savunması altında destekleniyor. Zararlı bir uygulamanın yıllardır süregelmesi, devam etmesi gerekliliğini haklı çıkarmaz. İnsanı alçaltan, insanlıktan çıkaran ve insana zarar veren bütün `gelenekler` birer insan hakları ihlalidir ve sona erdirilene kadar bu ihlallere aktif bir şekilde karşı gelinmelidir”
Uygulamanın sonlandırılması konusundaki “olumlu gelişmeleri” vurgulayan Genel Sekreter: “Kızlar da sünnet edilmenin risklerinin farkındalar ve bu travmayı gören ya da yaşayan anneler de kızlarını bu acıdan korumak istiyorlar. Kadın sünnetinin sona erdirilmesi ve kızların hayatlarının iyileştirilmesinin sağlanması konusunda toplumsal desteğin artıyor olması cesaret verici” şeklinde konuştu.
KAYNAK : gazetesiz.com