Son güncellenme :24.11.2024 17:32

Ekonomi > Kredide dövüz kullananlara kötü haber

13.02.2014

Yargıtay bugüne kadar açılmış ve halen süren dövizli tüketici kredisi davalarını etkileyecek karar aldı.

Yen’e yenildiysen sonucuna katlanırsın…

Yargıtay son sözünü, “Dövizle kredi kullanan sonuçlarına katlanır” şeklinde verdi.

Yargıtay, döviz endeksli tüketici kredilerinde mahkemelerce verilen farklı kararlara ilişkin bundan sonra açılacak davaları da etkileyecek bir yorumla ‘ret’ kararı verdi.

Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açan bir tüketici, dava dilekçesinde, 2008’de bankadan dövize endeksli TL olarak 9 milyon 354 bin Japon Yeni tutarında 99 bin TL’lik 60 ay vadeli konut kredisi kullandığını belirtti.

Sözleşmenin haksız şartlar içerdiğinin tespit edilmesini isteyen davacı, imza atılmadan önces bilgi formu verilmemesi nedeniyle sözleşmenin geçersiz olup olmadığının tespitine, geçersiz olduğu tespit edilirse borcun Japon Yeni karşılığı TL olarak verildiği tarihten itibaren yüksek kurdan ödenen fazla miktarın iadesine veya borçtan mahsubuna karar verilmesini istedi.

Davacı, sözleşmenin geçerli olduğu kanaatine varılması durumunda kriz nedeniyle Japon Yeni’nin TL karşısında aşırı değer kazanması nedeniyle işlem temelinin çöktüğünü savunarak, kredinin aylık taksitlerinin borç verilen tarihteki TL karşılığına çekilmesine ve bu miktarda sabitlenmesine, dosya masrafı olarak ödenen 900 TL’nin de iadesine karar verilmesini talep etti.

Bankadaki dövize vergi mi geliyor?

Mahkeme, davacının sözleşme tarihinde TL karşılığında kredi kullanmış olsaydı 143 bin 771 TL ödeme yapacağı gerekçesiyle sözleşmenin uyarlanması talebini kabul etti.

Mahkeme davacının krediyi kullandığı tarihten itibaren aylık 2 bin 396 TL üzerinde yapılan fazla ödemelerin borcundan mahsubuna ve toplam 143 bin 771 TL borç üzerinde yaptığı ödemenin banka tarafından geri ödemesine karar verdi.

Bankanın kararı temyiz etmesi üzerine dosya Yargıtay’a geldi. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, 1’e karşı 4 oyla mahkeme kararını bozdu.

Kararda, taraflar arasındaki sözleşmeye bağlılığın esas olduğu, sözleşmenin uyarlanmasının uyarlama koşullarının varlığı halinde başvurulması gereken istisnai bir durum olduğuna dikkat çekildi.

Kredi alan riski öngörmeliydi

KARAR metnindeki şu ifade dikkat çekti:

“Davacının başlangıçta seçme özgürlüğü varken TL yerine döviz bazında kredi kullandığı tespit edildi. Davalı banka elemanlarının davacıyı yönlendirdiği iddiası ispatlanamadı. Ülkemizde zaman zaman krizlerin vuku bulduğu ve dövizle borçlanmanın risk taşıdığı da bilinen bir olgu. Davacı, bu riski önceden öngörebilecek durumda olmasına rağmen dövizle kredi kullanmış. Kaldı ki, eldeki dava kredi geri ödemesinin başladığı tarihten 3 yıl sonra açılmış olup, bu durumda davacının sözleşmeyi benimsediğinin kabulü gerekir.”

KAYNAK : sonsayfa.com