Son güncellenme :26.11.2024 19:48

Güncel > 17 cinayete 21 dakika

17.02.2014

17 cinayete 21 dakika

17 ayrı faili meçhul cinayetle suçlanan Ağar mahkemede yaklaşık 21 dakika ifade verdi. Ağar ifadesinde “Aleyhime hiçbir somut delil yok. Suç işlemesi için kimseye emir vermedim. Öldürüldüğü iddia edilenlerle ilgili herhangi bir bilgim yok” dedi

1993-1994 yıllarında işlenen 17 ayrı faili meçhul cinayetle ilgili “cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün faaliyeti kapsamında adam öldürmek” suçunu işlediği iddiasıyla hakkında iki ayrı dava açılan dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, sağlık sorunları nedeniyle yurtdışında olacağını belirterek, biri 19 Şubat, diğeri 16 Nisan’da görülecek duruşma tarihlerinden önce ifade vermek istedi. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Ağar’ın bu isteğini kabul ederek, duruşma açtı. Dün ifade veren Ağar, “Aleyhime hiçbir somut delil yok. Suç işlemesi için kimseye emir vermedim. Öldürüldüğü iddia edilenlerle ilgili herhangi bir bilgim yok. Kimin ne şekilde eylemi gerçekleştirdiğini bilmiyorum” dedi. 

İlk duruşmaya katılmadı 
Ağar hakkında, 3 Ekim 1993′te Altındağ Nüfus Müdürü Abdulmecit Baskın’ı öldürdüğü iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması yapılmıştı. Ankara13. Ağır Ceza Mahkemesi, ilk davaya gelmeyen Ağar’ın ifadesinin İstanbul’dan sesli ve görüntülü sistemle alınmasına karar vermiş ve duruşmayı 19 Şubat’a ertelemişti. Ağar hakkında, 1993-1994′lü yıllarda işlenen 16 ayrı faili meçhul cinayetle ilgili ayrı bir dava daha açılmış ve bu davanın ilk duruşma tarihi de 16 Nisan olarak belirlenmişti. 
Ağar, 19 Şubat ve 16 Nisan tarihlerinde görülecek iki ayrı davadan önce avukatı vasıtasıyla mahkemeye dilekçe verdi. Dilekçesinde, sağlık sorunları gerekçesiyle sık sık yurtdışına gidip geldiğini belirten Ağar, duruşma tarihlerinde Türkiye’de olamayacağından mahkemece belirlenecek bir tarihte ifade vermek istediğini söyledi. Mahkeme bu talebi kabul etti. Mahkeme, 13 Şubat’ta ifade vermesi için Ağar’ı mahkemeye davet etti. 

‘Olaya katkım olmamıştır’ 
Ağar, dün avukatı Abdulkadir Toluç’la birlikte mahkemeye geldi. Ağar’ın ilk olarak 16 ayrı faili meçhul cinayetle ilgili “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın da bulunduğu 19 sanıkla birlikte yargılandığı dava kapsamındaki savunması alındı. Ağar, savunmasında özetle şunları söyledi: 
“Aleyhime hiçbir somut delil, beyan olmadan, daha önce yargılanıp hakkımda ceza verildi ve Yargıtayca onandı. Bu dava da ona benzerdir. Aleyhime hiçbir somut delil yok. O dönemde Emniyet Genel Müdürü’ydüm. Emniyet Genel Müdürü’nün operasyonel bir görevi yoktur. Ancak personelin motivasyonunu artırmak için yüksek düzeyde hizmet ettim. 
Görev süresi içinde hiçbir tahkikat geçirmedim. Aleyhime hiçbir şikâyet ve serzeniş olmadı. Terörle mücadelede başarı kazanıldı. Polis bölgesindeki olaylar yüzde 90 azaldı. Yine o dönemde faili meçhul olayların aydınlatılmasında da yüzde 90 oranında başarı sağlanmıştır. Suç işlemesi için kimseye emir vermedim. 
Böyle bir şey olsaydı zaten konusu suç olan emir de yerine getirilmezdi. Zaten bu yönde de bir beyan, delil yok. Halen suç örgütlerine karşı devletin korumasındayım. Öldürüldüğü iddia edilen kimselerle ilgili benim herhangi bir ilgim, bilgim yok. Kimin ne şekilde eylemi gerçekleştirdiğini bilmiyorum. Bir şekilde olaya katkım olmamıştır.” 

‘Baskın’ı tanımam’ 
Bu davanın hemen ardından Ağar’a, Baskın’ın öldürülmesiyle ilgili yargılandığı dava kapsamındaki savunması soruldu. Baskın’ın öldürülmesiyle ilgili bilgisi olmadığını ifade ederek, “Abdulmecit Baskın’ı tanımam” dedi. Ağar’ın avukatı Abdulkadir Toluç, müvekkilinin her iki davadan da vareste tutulmasını istedi. Cumhuriyet Savcısı Mustafa Düzgün de, bu talebi tekrarladı. Mahkeme, Ağar’ın duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Ağar, mahkemede yaklaşık 20 dakika kaldı. 
Ağar, duruşmalardan önce ifade vererek, mahkeme yeniden çağırmadığı takdirde müdahil avukatların sorularından ve 21 yıldır katillerin kim olduğunu arayan mağdur aileleriyle yüzleşmekten de kurtulmuş oldu.

İşte Ağar’ın suçlandığı cinayetler 
Savcılar, Ağar’ı, 1993-1994 yıllarında 17 ayrı faili meçhul cinayetle ilgili olarak, “cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün faaliyeti kapsamında adam öldürmek” suçunu işlemekle suçladı. Ağar’la birlikte aralarında gıyabi tutuklama kararıyla aranan “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım, MİT’çi Korkut Eken, eski Özel Harekat Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin ile Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ayhan Akça, Ercan Ersoy gibi eski özel harekat polisleri de yargılanıyor. Bu cinayetlerin failleri aradan 21 yıl geçmesine rağmen hâlâ bulunamadı. Savcıların 
Ağar’ı suçladığı cinayetler şöyle: 
Altındağ Nüfus Müdürü Abdulmecit Baskın: 3 Ekim 1993′te Ankara Gölbaşı’nda metruk bir binanın arka tarafında silahlı öldürülmüş halde cesedi bulundu. 
-İşadamı Behçet Cantürk ve şoförü Recep Kuzucu: 15 Ocak 1994′te İstanbul ili Sapanca ilçesi Kırkpınar Mevkii TEM otoyolunun açılmamış otoparkında cesetleri bulundu. 
-Avukat Yusuf Ekinci: 25 Şubat 1994′te Ankara ili Gölbaşı ilçesinde otoban yolu kenarında silahla öldürülmüş halde bulundu. 
-İşadamı Fevzi Aslan ve şoförü Salih Aslan: 28 Mart 1994′te Hendek ilçesi Kargalıyeniköy mevkiinde TEM otoyolu kenarında otopark alanında ölü olarak bulundu. 
-Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan: 9 Mayıs 1994 günü Ankara’da kayboldu. 10 Mayıs 1994 günü başka bir yerde öldürülüp Kırıkkale ili Yahşihan İlçesi Kılıçlar Beldesi Cankız Çeşmesi mevkiinde cesedi bırakıldı. 
-İşadamı, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan’ın kocası Savaş Buldan, Hacı Karay ve Adnan Yıldırım: 03 Haziran 1994 günü gece saat 04.00 sıralarında İstanbul ili Yeşilköy Çınar Oteli’nden kaçırılarak, 4.6.1994 günü Düzce ili Yığılca-Karakaş köy yolu 12. Kilometresi Taşlı Melen mevkiinde öldürülmüş halde bulundu. 
-Avukat Medet Serhat ve şoförü İsmail Karaalioğlu: 12 Kasım 1994′te Medet Serhat ve eşi Yurdanur Serhat, şoförleri İsmail Karaalioğlu idaresindeki özel otoları ile Kadıköy Bağdat Caddesi’nde seyir halinde bulundukları sırada plakası alınamayan Renault marka oto içindeki kimlikleri tespit edilemeyen şahısların silahlı saldırısına uğradı. Saldırıda Medet Serhat ve şoförü İsmail Karaalioğlu ölürken, Yurdanur Serhat olaydan yaralı kurtuldu. 
-Avukat Faik Candan: 13 Aralık 1994′te Ankara’nın Bala ilçesine bağlı Ergin Yaylasında ölü bulundu. 
-İran uyruklu uyuşturucu satıcıları Asker Simitko, Lazım Esmaeili: 15 Ocak 1995′te Ataköy Polat Rönesans Oteli’ndeki gazinodan çıkarken, kaçırılıp, İstanbul Silivri Kerev deresi içinde kurşunlanarak öldürüldü. 
-MİT elemanı Tarık Ümit: 3 Mart 1995′te Silivri Beyciler köyü hudutları içinde köy yolu üzerinde terk edilmiş halde Chevrolet Camaro marka arabası bulundu. Halen ölü mü sağ mı olduğu bilinmiyor. 
-Metin Vural: 9 Ocak 1995 günü Kırıkkale’de kendisine ait olan araç içinde tabancayla başına ateş edilerek öldürüldü. 

KAYNAK : habername.com