Son güncellenme :22.11.2024 23:18

Siyaset > Bahçeli’den iktidara ananaslı tepki

22.01.2014

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

‘Ananas cumhuriyetine çevirdikleri Siyasetin ahlaki rotasına acilen sağlanmalıdır’ vurgusu yapan Bahçeli, konuşmasının ilerleyen dakikalarında “Erdoğan ülkemizi Ananas Cumhuriyeti’ne çevirenleri aynadaki aksinde aramalı.” dedi.

BAHÇELİ’NİN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI

Ekonomi kırmızı alarm vermektedir. Memurlarımızın yüzde 97’si borçludur. Emekli olsa da yaşa takılmış feryatlar hükümet tarafından duyulmamaktadır. MHP bu sorunun da çözülmesi için destek vermeye hazırdır. Emeklilikte yaşa takılanlar emeklerinin karşılığını almalılar, AKP’den haklarını istemektedir. 30 Mart 2014’deki seçimlere 69 gün kaldı. Seçimler yaklaştıkça anormallikler artmaktadır. İllegal yöntemlerle kaydedilen konuşmalar çarşaf çarşaf yayınlanmaktadır. Arşivler karıştırıldıkça yeni şeyler çıkmaktadır Sosyal medyacılar pusuda beklemektedir.

‘İKTİDARIN AHLAK DIŞI MUAMELELERİ’

”Türkiye her açıdan bir kördüğümün içindedir. Siyaset sakinliğe ihtiyaç duyulmaktadır. Ülkemizin yönetilmez bir duruma sürüklenmektedir. Seçimleri çok önemli ve öğretici görüyoruz. Türkiye’nin toparlanması için 30 Mart bir çaredir, bir fırsattır. Korkuları ezmek için iyi değerlendirilmelidir. İnanıyorum ki iktidarın kontrolsüz ve ahlak dışı muameleleri vatandaş tarafından terslenecektir. İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz temaslarımız buna işaret etmektedir.”

‘İSTANBUL 20 YILDIR KAN KAYBETMEKTEDİR’

İstanbullu kardeşlerimizin ilgisi bizleri ziyadesiyle memnun etmiştir. Vatandaşlarımız üzgündür. İstanbul müşfik, dürüst, ilkeli bir yönetimin özlemini çekmektedir. İstanbullu vatandaşlarımız üzgündür, kötü iktidardan muzdariptir. Biliyoruz ki İstanbul Türkiye’nin özetidir. Burası kurtulursa Türkiye rahatlayacaktır, barış iklimi hakim olacaktır.

‘HORTUMCULAR İSTANBUL’U MESKEN TUTTU’

İstanbul en az 20 yıldır kan kaybetmektedir. İstanbul boş sözlerle, hayallerle kandırılmaktadır. Trafik çilesi, pahalılık, geçim şartlarındaki kabus kardeşlerimizin boğazına tıkanmıştır. Yeter artık deme zamanı gelmiştir. AKP’yi ve CHP’yi vatandaş denemiştir ve bu iki parti İstanbul’a hep zarar vermişlerdir. Tefeciler, hortumcular İstanbul’u mesken tutmuşlardır. Başbakan ve hükümeti İstanbul’u basamak yaparak haksız kazançta sınır tanımamıştır, rekor kırmıştır. İstanbul’da yepyeni bir başlangıç yapılmalıdır. Çaresiz vicdanlar kazanmalı, yaralar sarılmalıdır. Kendimize güveniyoruz. Ne AKP, ne CHP ille de MHP diyoruz. Ne AKP, ne CHP , herkes için MHP.

ELİ AYAĞINA DOLAŞMAKTADIR

İnandık, başaracağız, karar verdik zafere ulaşacağız, sabrettik inşallah mutlu sona varacağız. Ülkemiz bir tehlikenin kolları arasındadır. Haklının değil, güçlünün hatırlı kişilerin korunma eğilimi milli vicdanı yıkmaktadır. Hükümete yakın durmak sanki suç işleme ayrıcalığı taşımaktadır. Adalet karşısında kimsenin üstünlüğü olamayacaktır. Şu günlerde adalet terazisi zedelenmiştir. Başbakan Erdoğan hukukun genel ilkelerini hiçe saymıştır. İktidar Faşizm rüzgarı tesiri artırdıkça hukuk gerilemektedir. Başbakan Erdoğan kabilelerde bile görünmeyen bir yöntemle yönetmektedir. Başbakan rüşvet operasyonunu karalamak, engellemek için eli ayağına dolaşmaktadır. Rüşvet iddiaları Başbakan’ın gözünü fena şekilde korkutmuştur.

‘HER REZİLLİKTEN FAYDA UMMAKTADIR’

Savcı ve polisler hedef yapılıp sürgün edilmiştir. Başbakan her rezillikten fayda ummaktadır. Suçlular AKP iktidarı korumaya alınmışlardır, hırsızlar korunmaya alınmıştır. Dolandırıcılar, hakkı gasp edilenler yüksek mertebelere çıkarılmışlar. Karşımızda hukuku boğazlamaya çalışan bir iktidar vardır. Başbakan unutmasın ki tarihte hiçbir diktatör kaçamamıştır. Gün gelecek devran gelecek, hukukun karşısına istese de istemese de çıkacak ve bedelini ödeyecektir. Demokrasinin hesap kesim tarihi uzak olmayıp çok yakında tahakkuk edecektir.

‘KARA PARACILAR’

Başbakan Erdoğan yolsuzluk operasyonuna karşı psikolojik yöntemler kullanmakta ve yalan anketlerle ortaya çıkmaktadır. Kimin kimle bağlantı kurduğunu, malum İranlı işadamının kimleri rüşvete bağladığını çok iyi bilmektedir. Çok şeyden haberdar edilmiştir. Kara para şebekesinin ünlü ismi olan İranlı işadamıyla al takke ver külah ilişkileri Başbakan Erdoğan’a çok önce söylenmiştir. 29 yaşındaki işadamı Başbakan’ı n onayladığı açıktır. Onun tanıdığını ve ülkeye katkı sağladığını da söylemiştir Başbakan. Kara paracılar AKP’nin sunduğu geniş imkanlardan fazla fazla nemalanmışlardır. Başbakan Erdoğan kara paraya da kılıf bulmuştur. Uzakdoğu’dan dönerken “Kara para diyorlar, ne kara parası, bankaya girip çıkıyorsa kara para değildir” diyerek kendi kendini ele vermiştir.

‘SENİN AYAKKABI KUTULARIN KAÇ NUMARA’

”Bu son zamanların suçüstü halidir. Başbakan kara parayı kabul etmiş, bankalarla aklandığını itiraf etmiştir. Başbakan karanlık emelleriyle, zift gibi vicdanıyla paraların transferine izin vemiştir. Başbakan Erdoğan bütün yolsuzlukların sevk ve idaresini yapmıştır

Başbakan’ın MİT’in çok önceki uyarılarına rağmen, o bakanları incelememesi en büyük delildir. 17 Aralık’tan beri tuzaklarla yatıp kalkmaktadır, ona göre kirli emellerdir bunlar. Başbakan Erdoğan’a soruyorum senin ayakkabı kutuların gerçekte kaç numara?”

‘KAFASI BASIYOR MU BİLMEDİĞİMİZ ERDOĞAN’

”Havuz problemlerine kafasını tam olarak basıp basmadığını bilmediğimiz Sayın Erdoğan banka hesaplarındaki paralar kaç ayakkabı kutusunu dolduracak, kaç gemiye sığacaktır. İnanıyorum ki çok sayıda AKP’li vekil arkadaşım bu gelişmelerden dolayı kırılıp, rahatsızlardır. Bundan sonra AKP’de ayakkabı kutusu kırmızı alarmdır. Başbakan’ın düşman listesi oldukça kabarıktır. Başbakan’a itimat edersek silah, faizlobileri operasyon yapmaktadır.”

‘MİLLİ VARLIĞA NEFRET SAÇAN BAŞBAKAN’

Milli varlığa nefret saçan Başbakan şimdi kalkmış operasyonun milli olmadığından bahsetmektedir. Ağzına hiç almadığı Türk milleti ifadesini ilk kez geçen hafta grup toplantısında konuşmuştur. Tutunacak dalı mı kalmamıştır. Türk milleti ifadesini iyi bir gelişme olarak görülse de yeni bir ayak oyununun eseridir. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu akılla arasını açmıştır Başbakan’ın. Gerçeklerin öğrenilmesini geciktirmek amacıyla olmadık hayali düşmanlar oluşturulmuştur.’

‘PANİK HALİNDE HSYK’YI DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’

Sözde darbe davalarında kullandığı savcıları alkışlarken oklar kendine dönünce alayını düşman safına koymuştur. Başbakan Erdoğan’ın sahte ihbar mektuplarından ne zaman haberi olmuştur? Başbakan Erdoğan ve hükümeti operasyonu bilmesine rağmen ses çıkarmamışsa ortada çok büyük bir suç var demiştir. Ordumuz tasviye edilmek istenmiştir. Erdoğan, İmralı canisi, BDP, PKK ittifak haline gelerek Türk ordusuna bu kalleşlikleri hangi amaçla yapmışlardır? Kumpasın şifreleri çözülmeden Başbakan namertlikten kurtulamayacaktır. HSYK kanun teklifi bunun meclise gelecektir. Hakim ve savcıların bağımsızlığı hesaba katılmamıştır. Panik halinde HSYK’yı baştan ayağa değiştirmeye çalışmaktadır. 3,5 yıl önce evet oyuyla anayasaya hükmü olan hakim ve savcıların mevcut sisteminin hedefe konulması milletimizi yok saymaktır. Uluslararası hukuk reformuna Ötanizi uygulanmaktadır.

‘PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ’

HSYK’nın sorunlarını da inkar etmemiz beklenmemelidir. Başbakan Erdoğan ve partisi HSYK’nın değil rüşvetin peşine düşmelidir. AKP, CHP, BDP uzlaşmanın çaresine bakmalılar. Demokrasilerde hukuksuz, kuralsız, ahlaksız bir iktidarın barınması mümkün değildir. Düşük oylarını sahte anketlerle yüksek göstermemelidir. Ananas cumhuriyetine çevirdikleri Siyasetin ahlaki rotasına acilen sağlanmalıdır. “Evladımı reddederim” dedi Sayın Başbakan. Senin evladından olmanı istemeyiz Sayın Başbakan. Şeref konusunda nasıl sözünü kaybettiysen evladınla ilgili söylediğin sözler içinde peşini bırakmayacağız. Hırsızlığın babalığı oğula geçtiğini kendin söylemiştin. Eğer böyle bir suç varsa bunun suçlusu sensin. Baba oğul mahkeme karşısına geçmekten çekinmemelisin.

ANANAS CUMHURİYETİ

Erdoğan ülkemizi Ananas Cumhuriyeti’ne çevirenleri aynadaki aksinde aramalı. Küresel güçler Esad’ı yumuşatamamıştır, kan dökmeye devam etmektedirler. Suriye’de resmen katliam yapılmaktadır. 2. Cenevre Konferansı’ndan önce böyle kanlı günlerin yaşanması ibret verici olmalı. Erdoğan’ın siyasi hesapları tutmamıştır. Hükümetin öngörü hataları ülkemizin sorgulanmasına yol açmıştır. Yollarda durdurulan TIR’larda artış yaşanmaktadır. Bu TIR’ların istikameti nereyedir? Bu TIR hareketliliğini neye yormak lazım?

MİT eskortluk mu yapmaktadır? Bize göre hükümet ders ve sonuç almamıştır. Başbakan Erdoğan sonunun diktatörler gibi olmasını istemiyorsa derhal aklını başına almalıdır.

KAYNAK : sonsayfa.com