Son güncellenme :26.11.2024 17:45

Siyaset > Erdoğan: ‘Tespihleri de iade ederim!’

24.02.2014

Başbakan Erdoğan, yerel seçim kampanyasında üçüncü mitingini Afyonkarahisar’da yaptı.

 AK Parti’nin tartışmalara da neden olan yeni seçim şarkısı ‘Dombıra’ eşliğinde eşi Emine Erdoğan’la birlikte Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran yaklaşık 30 bin kişiyi selamlayan Başbakan Erdoğan, ‘Rabia’ işareti yaptı, şarkı bitene kadar sahnede kaldı, Dombıra’nın temposuna alkışla eşlik etti.Başbakan Erdoğan konuşmasında, 1950 yılında bugüne kadar ‘Türkiye’yi kim yönetecek’ tartışmasının süregeldiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, CHP’nin ‘İktidarda olsak da muhalefette olsak da Türkiye sadece biz yönetiriz’ dediğini, medyanın ‘Attığımız manşetlerle Türkiye’ye biz istikamet çizeriz’ dediğini, bazı işadamlarının ise ‘Para bizde, money bizde, Türkiye’yi biz yönetiriz’ dediğini, elitler, seçkinler, çeteler ve mafyatik yapılanma ve paralel çeteler diye nitelendirdiği kesimin de Türkiye’yi kendilerinin yöneteceği iddiasını sürdürdüğünü ileri sürdü.

Mustafa Kemal Atatürk ve ilk Meclis’inş Türkiye’yi milletin yöneteceğini açık şekilde dile getirdiğini kaydeden Erdoğan, “Son 12 yılda olduğu gibi istikameti siz belirleyecek, bu ülkeyi siz yöneteceksiniz, siz” dedi.

BAHÇELİ’YE ‘UÇMA ÖZÜRLÜSÜN’

Türkiye’nin 2013 yılının Mayıs ayında birbiri ardına önemli projelere, tarihi adımlara imza attığı bir dönem olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, Japonya ile nükleer santral kurulum anlaşmasının imzalanmasına kadar uzanan sürecin sonunda bir elin devreye girdiğini söyledi. Özellikle Japonya ile görüşmeleri sürdürürken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tutumunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

“MHP’nin başındaki zat ne diyor biliyor musunuz? Gerçekten acınacak hali var. ‘Hiç yere inmiyor ki, hep havada geziyor onu da kulaklarını tutup getireceğiz’ diyor MHP’nin Genel Başkanı. İsmini anmayacağım için isim vermiyorum, sen zaten uçma özürlüsün. Ülkeler arası dolaşman mümkün değil 3.5 yıl başbakan yardımcılığı yaptın, nereye gittin onu söyle.”

‘CİBİLLİYETİ BOZUK’

Ülkedeki bazı olayların abartılı dil ve görüntülerle dünyaya servis edildiğini savunan Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Uluslararası medyanın bazıları var ki, dünyada hazmedemedikleri yerleri karıştırmaya çalışıyorlar. Dün ne oldu biliyor musunuz? Yozgat toplantısı sırasında, Yozgat’ın çekimini nasıl değerlendiriyorlar biliyor musunuz, ‘Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nı protesto etmek için toplanan kalabalık.’ Bunların cibilliyeti bozuk. Medyayı bunlar bugüne kadar böyle kullandılar. Bunların bizde de benzer uzantıları var.”

‘YSK’NIN SARIYER KARARI ÇOK ENTERESAN’

Başbakan Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu’nun CHP’nin Sarıyer’de seçimlere girmesine imkan tanıyan kararını ise “Çok enteresan” diye değerlendirdi. Kararın 6’ya karşı 5 oyla geçtiğini aktaran Başbakan Erdoğan, “Sen geçen seçimlerde Uşak’ta farklı partiyi, yine böyle 3- 5 dakika geç kaldıkları için seçime sokmadın, şimdi bunu nasıl yapıyorsun. Bu seçimlere gölge düşürmeye kimsenin hakkı yok” diye konuştu.

SAİDİ NURSİ BELGESİ

Başbakan Erdoğan mitingde, 15 Temmuz 1949 tarihli Saidi Nursi’nin ‘Gençlik Rehberi’ adlı kitabının toplatılmasını içeren Bakanlar Kurulu kararını gösterdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “CHP’nin Genel Müdürü bu belge senin belgelerine benzemez” diye yüklenen Başbakan Erdoğan, üzerinde dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü imzası taşıyan belgeyle ilgili şunları söyledi:

“İşte bu CHP ile güya Saidi Nursi’nin izinden gittiğini iddia eden paralel örgüt şu anda kol kola yürüyor. Saidi Nursi’nin kemikleri sızlıyor. Afyonkarahisar’da, Emirdağ’da Saidi Nursi’nin hatırası inciniyor. İşadamlarıyla, medya patronlarıyla yaptığı al gülüm ver gülüm ilişkilerle, kendi ülkesine, kendi toprağına ihanet ediyor. Ses kayıtlarıyla, çirkin görüntü kayıtlarıyla gazeteciye, işadamına, bürokrata ve en önemlisi de siyasetçiye şantaj yapıyor. CHP de gidiyor bu ihanet içinde örgütün oyuncağı haline geliyor. MHP gidiyor bu paralel yapının oyuncağı haline geliyor. Paralel yapı, ses kayıtlarıyla CHP’yi, MHP’yi esir almış, istediğini yaptırıyor.”

‘ABLALAR BEDDUA ETTİRİYOR’

Başbakan Erdoğan, dün gerçekleştirdiği Sivas mitinginin ardından Sivas Valiliği’nde yanına üniversite öğrencisi 8 kızın geldiğini söyledi. Kızların kendisine aktardıklarını miting meydanında anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Paralel yapının evlerinde kalıyormuş. Dediler ki ‘Başbakanım bizi ciddi baskı altına alıyorlar. Geceleri ablalar bizi kaldırıp size beddualar yaptırıyor.’ Çok daha ilginci, ‘Sizinle ilgili yalan yanlış dezenformasyonla bize bilgi aktarıyorlar. Ailenizle ilgili aktarıyorlar. Biz inanmıyoruz ama biz de korkuyoruz. Çünkü bizim ailelerimize de yalan haberler göndermek suretiyle bizi karalayacaklarından korkuyoruz’ diyorlar. Bunun insani, vicdani, İslami bir yanı olabilir mi?”
Konuşmasının sonunda AK Parti iktidarının icraatlarını aktaran Başbakan Erdoğan, geçmiş iktidarlara, “Hepinizin pisliğini biz temizledik be biz temizledik” diye yüklendi

KÜTAHYA MİTİNGİNDE KONUŞTU

Afyonkarahisar’dan sonra partisinin Kütahya Zafer Meydanı’nda düzenlediği mitingde otobüslerle ilçe ve köylerden getirilenlerin de bulunduğu yaklaşık 20 bin kişiye konuştu. Kütahya’nın partisine her zaman destek verdiğini söyleyen Erdoğan, 30 Mart seçimlerinde de destek beklediğini ifade etti.

Millet iradesine karşı çıkanların önce Gezi Parkı olaylarını çıkarıp Türkiye’nin huzurunu bozmak istediğini belirten Erdoğan, “Türkiye’yi dünyaya olumsuz göstermek, Türkiye ekonomisine darbe vurmak istediler. Orada başarısız olunca bu kez de 17 Aralık darbe girişiminde bulundular. Yine milleti, milli iradeyi hedef aldılar, milletin seçtiği AK Parti’yi, milletin hükümetini hedef aldılar. Paralel yapı, paralel devlet, 17 Aralık ve 25 Aralık, bunlar bir istismar siyasetiyle bunu yaptılar. Ne yazık ki bunlar bu ülkede kendi inançlı kardeşlerine beddua edecek kadar ileri gittiler” dedi.

İSTİFA EDEN İDRİS BAL’A YÜKLENDİ

12 Haziran seçimlerinde Ak Parti’nin yüzde 65 oranında oy aldığını belirten Başbakan Erdoğan, bir süre önce partilerinden istifa eden İdris Bal’ı da isim vermeden eleştirdi. Sadece Ak Parti’ye değil Kütahya’ya da ihanet edildiğini ileri süren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sizden yetki alanlar, sizin AK Parti’ye bastığınız mühürle milletvekili olanlar, gittiler başka yerlerden emir aldılar, talimat aldılar. Tehdit edildiler belki, onlar da tehdit edildi. Belki de onlara şantaj yapıldı da o yüzden Ak Parti’den istifa ettiler. Bunlar sadece Ak Partiye değil kendilerine verilen oya, kendilerine oy veren millete Kütahya’ya da ihanet ettiler. İşte ses kayıtlarında çıktı bunlara ne diyorlar tuzluk. Ses kayıtlarında çıktı ya ben söylemiyorum onlar söylüyor. Tuzluk, yani nereye koyarsan orada durur. Bir el gelir bir yerden alır başka bir yere koyar tuzluk gibi bunların sesi çıkmaz, iradeleri yoktur emir alır öyle hareket ederler.”

Bu kişilerin 17 Aralık’ta başarılı olamadıklarını hatırlatan Erdoğan, “Eğer başarıya ulaşsaydı eğer biz dik durmasaydık bu tuzluklar gidecek yeni bir parti kuracak ya da Ak Partiyi bölecek Türkiye’yi istedikleri gibi tanzim edeceklerdi. Biz buna izin vermiyoruz. Bu süreçte ak ile kara ortaya çıktı. İradesi olanla tuzluk olan ortaya çıktı” dedi.

“MHP’NİN BAŞINDAKİ ZAT RAHATSIZ OLMUŞ”

Kendisinin bir baba, bir aile rejisi olduğunu söyleyen Erdoğan, dün mitingde Devlet Bahçeli için “Aile, çoluk çocuk nedir bilmez onun böyle bir derdi yok” demesine MHP’nin gösterdiği sert tepkiyi gündeme getirdi. Erdoğan, şöyle dedi:

“MHP’nin başındaki zat rahatsız olmuş. Söyledim ya çoluk çocuk nedir bunun kadrini bilmez dedim. Ondan sonra bana kalkıyor başka yerden örnek veriyor. Gazi Mustafa Kemal’i veriyor. Gazi Mustafa Kemal çoluk sahibi olmuştu da çocuk sahibi olmamıştı onu da git iyi öğren. O nasip meselesi ayrı bir şey. Ama bunu da iyi öğren. Fakat illa da böyle bir şey var veya yok veya olması lazım bunun iddiasında değilim. Evlenmemiş de olabilirsin ayrı bir mesele ama sen ailenin kadri kıymetini bilmezsin. Çünkü o ayrı bir şey. Baba olmak, anne olmak ayrı bir şey. Evlat anne ilişkisi ayrı bir şey. Ben dört çocuk babası olarak yavrularımın çektiği o çileyi biliyorum. Erkek evladıma katsayı uyguladılar, yüksek puan aldığı halde Türkiye’de gitmesi gereken o üniversiteye gidemedi. Kız çocuklarım başörtülü olduğu için, imam hatip mezunu oldukları için onlar da üniversiteye gidemediler. Okulun kapısından onların nasıl döndüklerini evde annesi, babaannesi hepsi ağlayarak izlediler. Biz bunu yaşadık. Ey MHP’nin başındaki, ey CHP’nin başındaki sizin böyle bir derdiniz yok. Ama biz dedik ki sabırla bu işi de çözeceğiz. Çözdük mü? Şimdi artık başı örtülü başı açık diye bir derdimiz yok, hapsi okullarına gidiyor. Artık hepsi devlet dairelerine gidiyor.”

“TESPİHLERİ DE İADE EDERİM”

Konuşmasında Gülen cemaatini de eleştiren Başbakan Erdoğan, Afyonkarahisar’da dağıtılan broşürlerde kendisiyle ilgili yazıların olduğunu anlatarak “Benim bir çok onların katıldığım toplantılarında, onların başarılarına yönelik kullandığım ifadeleri ‘nereden nereye’ diye vermişler. Ben de söylüyorum, nereden nereye? Sizlere bu ülkede verdiğim hizmeti nereye koyacaksınız? Sizin başınızdaki liderinizin bana göndermiş olduğu methiye dolu kitapları nereye koyacaksınız? İşadamlarına tespihler gönderdiği gibi bana gönderdiği tespihleri de iade etmemi bekliyorsanız, kısa zamanda onları da iade ederim” dedi.

Erdoğan, kendilerinin adam gibi adamlara ihtiyacı olduğunu belirterek, “Devletin kurumlarında her türlü yanlışı, her türlü yolsuzluğu yapacaksınız, bu vatanın evlatlarını yolsuzlukla suçlayacaksınız, emniyette, yargıda bir kısım yapılanmayla kalkıp insanları takip edeceksiniz, insanların mahremine gireceksiniz, konuşmalarını dinleyeceksiniz bunun ne insani ne vicdani ne İslami hiçbir yanı yoktur” diye konuştu.

CHP’YE YÜKLENDİ

CHP’nin, Cumhurbaşkanı onaylamadan yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürmesini de eleştiren Erdoğan, “Bu ne cehalet? Cumhurbaşkanının onaylamadığı yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürürseniz kargalar bile sizin bu halinize güler. Nitekim güldüler. İş yapacakmış gibi görünüp maalesef kendilerini rezil ediyor, gülünç durumuna düşürüyorlar” dedi.

Bu arada Başbakan Erdoğan miting alanına gelmeden önce alanına girmek isteyen ve TGB üyesi oldukları belirtilen 7 kişiye polis izin vermedi. Bu kişiler miting alanına girmekte ısrar edince gözaltına alınarak Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
 

KAYNAK : gazetesiz.com