Son güncellenme :24.11.2024 20:03

Siyaset > Kadır Topbaş’ı hapishane ile tehdit etti

08.02.2014

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Beyoğlu Belediyesi Eş Başkan adayları Korhan Gümüş ve Seyhan Alma Ürek, seçim kampanyasını yeni Taksim Meydanı projesine karşı başlattılar.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Adayları Sırrı Süreyya Önder ile Pınar Aydınlar, Taksim Meydanı düzenlemesiyle ilgili basın toplantısı düzenledi. Önder, “Kadir Topbaş’a sesleniyorum, boş beleş işlerle uğraşma. Bu projeyi sen çizmediysen bu çizimin parasını senden tahsil edeceğiz. Eğer sen çizdiysen, saçma sapan müsveddeye bu halkın bir kör kuruşunu verdiysen burnundan fitil fitil getireceğiz” dedi. 

Taksim Meydanı düzenlemesiyle ilgili olarak Beyoğlu Cezayir Restoran’da düzenlenen basın toplantısına Sırrı Süreyya Önder ile Pınar Aydınlar’ın yanı sıra HDP Beyoğlu İlçe Belediye Eşbaşkan Adayları Korhan Gümüş ile Seyhan Alma Ürek katıldı. Toplantıda konuşan Önder, geçtiğimiz yıl 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nda basın mensuplarına yaptığı konuşmayı hatırlatarak, “Daha Gezi direnişinin başlamasına 28 gün var. O gün Gezi’ye dönük bu neoliberal sistemin hain ve insanlık dışı emelleri konusunda bütün olan biteni ya da olup bitecek olanı haber veren, ona işaret eden bir konuşma yapmıştım. Orada olan bitenin Gezi Parkı’nı sömürü düzenine açmak, AVM, residans gibi benzeri şeyler yapmak vurgusu yapılıyordu. Çünkü AVM orada gelişigüzel yapılan bir şey değildi. Hatırlayın, Başbakan’ın ‘Kilisenin etrafını da düzenleyeceğiz, meydanı boşaltacağız’ gibi bir sözünden sonra meydana geldi. O konuşmamda, ‘Taksim Meydanı’nı insansızlaştırmak istiyorlar. Neoliberal sistemin hayatın bütün alanlarında olduğu gibi bu kent meydanlarını da özellikle bizim gibi toplumsal itirazların hiç gündemden toplumsal direniş etkinliklerinin hiç hayatımızdan eksilmediği alanların insana kapatılmasıydı’ şeklinde ifade etmiştim” diye konuştu.

‘ZILGITI YİYİP KAYBOLDUĞU GÜN İTİBARİYLE TOPBAŞ MÜLGADIR’ 

Konuşmasında, “Şimdi İstanbul’un bir belediye başkanı var. Bence artık yok” diyen Önder, “Ne zamandan beri yok? ‘Mahkemeye rağmen bir şey yapmayacağız, AVM yapmayacağız mahkeme kararını bekleyeceğiz’ dediğinde başbakandan zılgıtı yiyip ortadan kaybolduğu gün itibariyle Kadir Topbaş ‘mülga’dır, artık bu kentin belediye başkanı değildir. Çünkü kentiyle ilgili bir gün lazım oldu, onda da ortalıktan toz oldu. Ondan sonra iki kere daha çıktı. Sonra iki kere daha ortadan kayboldu. Ondan sonra kenti Tayyip Erdoğan ‘a bıraktı, yetkilerini ona devretti. Peki bu kentin böyle bir belediye başkanı yok ve ‘titrek bir sesle belediye otobüsü duraklarının yerini bile size soracağım’ demişti. Bugün olan biten şark kurnazlığıdır. Bunu yapacakları yok, iki açıdan yok: Bir, ömürleri yetmeyecek. Şurada kaldı 50 gün. 50 gün sonra bu kentte bu yönetimden eser kalmayacak. İki, hiçbir şey anlamamışlar.

‘HESABINI SORMAZSAK ALDIĞIMIZ NEFES BİZE HARAM OLSUN’
Bütün ülkenin naylonistan, betonistan yapıldığını söyleyen Sırrı Süreyya Önder, “Kadir Topbaş’a buradan çağrı yapıyorum” diyerek şöyle konuştu: “(Taksim Meydanı projesi) Bunun detaylı projesini yaptırdın mı? Kaç lira ödedin ve hangi kararla ödedin? Bu konuda encümenden karar çıkardın mı? Bu konuda bu kadar kötek yediniz, aklınız başınıza gelmedi mi? Bu karar verme ve dizayn etme sürecine sivil toplumu ve kent halkını içine kattınız mı? Yok… Bu akıl kasaba kurnazlığıdır. Orada o ağacı dikecek toprak mı bıraktın? Oraları betona gömdün. Şunun hesabını verecekler; belediye başkanı seçildiğiniz günden beri parasal olarak gördürdüğünüz işlerin yüzde 80′ini niye bu memlekette sadece 5-10 müteahhit yaptı? Bu 5-10 müteahhidin halka küfrederek, halkı bilmem ne edeceğiz diyerek bu paraları çarpmaya çalıştıkları artık sır değil. Sen proje yapmakla vakit kaybedeceğine 1 Nisan günü yakana yapışacağız ve ‘Bunlara ne yalan söyleyeceğine kafanı yorsan iyi olur. Gerçeği söylediğinde ise senin yerin ebedi müddet hapishane olacak. Buna hazırlan, bu halk sizden hesap soracak. Biz sizden, bunların hesabının her kuruşunu fitil fitil burnunuzdan getirmezsek, hesabını sormazsak aldığımız nefes bize haram olsun. Bu halkın aşından, işinden alın terinden sömürüp sadece 10 tane müteahhidin cebine koyduğunuz sonra da onu haraç olarak geri aldığınız her kuruşu size kusturacağız. Sizin göğü parsellediğiniz ve bunun karşılığında ceplerinizi ve yandaşlarınızı zengin ettiğiniz hepsini yıktıracağız, masrafını sizden alacağız. Geri getirilemez olanların bedelini alıp, kent halkının refahı için kullanacağız. Bir daha kimse aklından bu kentin ciğerlerine el atmayı geçiremeyecek.”
Eşbaşkan adaylarından Pınar Aydınlar da Gezi’nin sermayeye, betonlaşmaya, halkların birlikteliklerini bozmak adına verilen bir mücadele olduğunu belirterek, halkın yanında ve halkın içinde olarak sonuna kadar mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Beyoğlu Belediye Başkan adayları ise Taksim ve Şişli arasındaki bölgeyi Central Park’a benzer bir proje ile ele alacaklarını söylediler.

KAYNAK : sonsayfa.com