Kılıçdaroğlu,Başbakan Erdoğan’a “”Ya yurt dışına kaç, ya Başbakanlıktan istifa et”” diye seslendi.

Kılıçdaroğlu, “2004’de bir Wikileaks belgesinde Erdoğan’ın ‘İsviçre bankalarında 8 ayrı hesabı var’ deniliyordu. Benzer bir iddia önceki Genel Başkanımız Sayın Baykal için de ortaya atılmıştı. Her namuslu insan gibi o İsviçre’ye başvurdu, hiçbir bankada hesabı olmadığını kanıtladı, resmi belgesini aldı. Erdoğan ne yaptı, başvurdu mu, dava açacağım diyordu açtı mı? Hayır” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de CHP Grup toplantısında Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının gerçek olduğunu ileri sürerek, Başbakan Erdoğan’a “Ya yurt dışına kaç, ya Başbakanlıktan istifa et” diye seslendi. Kılıçdaroğlu, “İlk kez, kendi devletini soyan bir Hükümet ve o Hükümetin Başbakanı ile karşı karşıyayız. Kendi devletini soyan bir Başbakan o koltukta oturamaz. Yalancıdan Başbakan olmaz diyordum. Şimdi bir şey daha söylüyorum. Hırsızdan da Başbakan olmaz” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TBMM’de CHP Grup toplantısında “Başbakan Kemal” sloganları arasında konuşurken şunları söyledi: “Ben Erdoğan için Başçalan demiştim. İnternete düşen ses kayıtları bu gerçeği kanıtladı, gerçekten Başçalan…” dedi. Kılıçdaroğlu konuşmasının bir bölümünde Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtlarını dinletti. Bu sırada yayından çıkan Tv kanallarını eleştiren Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Halk Tv, Kanal B ve Bugün Tv hariç Meclis Tv. ile birlikte tüm Tv. kanalları yayından çıktı. Televizyonlar dinleme tapelerini izleyicilerden kamuoyundan sakladı ama, gerçekler yerli yerinde duruyor. İşte bir kayıt; Operasyonun yapıldığı sabah 08.02’de Başbakan oğlunu arıyor. ‘Oğlum senin evinde ne var ne yok, bunları çıkar’ diyor. O da anlayamıyor. Sonra cevap veriyor, ‘Bende ne olabilir ki baba. Senin paran var kasada’ cevabını alıyor, temizleyin, Sıfırlayın dedikten sonra kapatıyor. Aynı gün saat 11.17’de yeniden arıyor. Tüm aile bir arada parayı nasıl sıfırlayacaklarının arayışı içindeler. Erdoğan’ın derdi paranın sıfırlanması. ‘Parayı tamamıyla sıfırlamakta fayda var’ diyor. Bilal de ‘sıfırlayacağız’ diye güvence veriyor babasına. Aynı gün 15.39’da Başbakan bir daha soruyor ‘Halloldu mu?’. Bilal de ‘Karanlık olunca çıkaracağız’ diyor. Aynı gece Bilal, ‘Büyük ölçüde şey yaptık’ ama ’30 milyon avro gibi bir miktar daha var’ diyor. Henüz sıfırlayamamışlar. Ertesi gün 10.58’de yine soruyor baba ‘Tamamen sıfırlandı mı?’ Hala para var. Samandıra’nın parası var. Erdoğan uyarıyor ‘açık konuşma’ diye. Bunları söyleyen bu ülkede Başbakanlık koltuğuna oturan birisi.”

“TİB KAYITLARINDA HANGİ SAATTE KİM KİMİNLE KONUŞTU BELLİDİR, BU KAYITLARI YAYINLAYIN”

TİB kayıtlarında hangi saatte kimin kiminle ne konuştuğunun belli olduğunu bunların yayınlanması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Manisa’da bir gencin çantasından ‘hırsız var’ diye afiş çıkıyor. Savcı ‘Başbakan’a hırsız diyorsun’ diye soruşturma başlatıyor. Buradan Savcıya sesleniyorum, Erdoğan’ın hırsızlığı devlet sırrı kapsamından çıktı. Artık o öğrenciye hiçbir şey yapamazsın. Erdoğan diyor ki, ‘Bunlar montaj’ Ama, benim ya da Bilal’in sesi değil demiyor, diyemiyor. Kriptolu telefonu dinliyorlar diye de bir itirafta daha bulunuyor. Bu da konuşmaların doğru olduğunu gösterir. Erdoğan’a çağrı yapıyorum. TİB kayıtlarında hangi saatte kim kiminle konuştu bellidir, bu kayıtları yayınlayın. Yayınlayabilir mi? Hayır, yayınlayamaz. Çünkü o zaman gerçek ortaya çıkar” diye konuştu.

“DAHA ARKASI GELECEK BUNLARIN ÖYLE SÖYLENİYOR”

Sık sık alkış ve sloganlarla konuşması kesilen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasındaki konuşmaları da dinletti ve şunları söyledi: ” İlk kez bir bakan istifa ederken yolsuzlukların asıl kaynağı Başbakan’dır dedi. Ama O’nun yüzü kızarmadı. 4 Bakanı teslim almış Reza Zarrab. O kadar teslim almış ki, İçişleri Bakanı telefonda ‘Sana bir şey olursa ben önüne yatarım’ diyor. Bu kadar kendini satmış. Yolsuzluk, rüşvet ve kara para aklama suçunu örtbas edebilmek için her şeyi yaptılar. Olmadı. Sıra geldi, yasal yollarla elde edilmiş delilleri yasal düzenlemelerle yok etmeye. HSYK, MİT ve İnternet yasasını çıkardılar. Bunların hiçbiri Bakanlar kurulunda görüşülmedi. Başbakan’ın tuzluk diye tanımladığı kendi vekilleri kanun teklifi olarak getirdi. Neden? Çünkü zamanları yok. Zamana karşı yarışıyorlar. Bunlar Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu kapatmak için yapılıyor. Ama, yolsuzluğun boyutu o kadar büyük ki bunu örtecek bez daha üretilemedi. Daha arkası gelecek bunların öyle söyleniyor. Nasıl milletin yüzüne bakıyorsun. Ar damarın yok mu?”

“WİKİLEAKS BELGESİNDE ERDOĞAN’IN İSVİÇRE BANKALARINDA 8 AYRI HESABI VAR’ DENİLİYORDU”

Kılıçdaroğlu, “2004’de bir Wikileaks belgesinde Erdoğan’ın ‘İsviçre bankalarında 8 ayrı hesabı var’ deniliyordu. Benzer bir iddia önceki Genel Başkanımız Sayın Baykal için de ortaya atılmıştı. Her namuslu insan gibi o İsviçre’ye başvurdu, hiçbir bankada hesabı olmadığını kanıtladı, resmi belgesini aldı. Erdoğan ne yaptı, başvurdu mu, dava açacağım diyordu açtı mı? Hayır. Bu hükümetin meşruiyeti bitmiştir. Artık ona Başbakan diyemeyiz. Yalancıdan ve hırsızdan Başbakan olmaz. Medya patronlarına da sesleniyorum. Korkmayın. Sizin topluma karşı yükümlülüğünüz var. Benim, CHP’nin sesini kesebilirsiniz. Ama sokaktaki yurttaş sizi affetmez. Sizi havuz medyası ile aynı kefeye koyar” ifadelerine yer verdi. Kılıçdaroğlu “Hırsız Erdoğan” ve “Başbakan İstifa” sloganları arasında sürdürdüğü konuşmasını alkışlar ve “Başbakan Kemal” sloganlarıyla tamamladı.
 

KAYNAK : gazetesiz.com